Pazar akşamüstüne doğru Los Angeles'den Las Vegas'a yola koyulduk.
Otoyol ücretsiz. 3 şerit gidiş 3 şerit geliş.
hız sınırı max 70 mile. Yaklaşık 110 Km.
Hız sınırına uyduğunuz da ne sollamaya nede makas atmaya gerek kalmıyor. Şaka bi tarafa sakın makas falan atmaya kalkmayın. Otoyol polisi hemen ensenizde bitiverir.
En boş yani çöl yolunda bile polisin birilerini durdurduğuna şahit oldum. Biri BMW 6 serisi biri de Honda CBR600RR :)
Her iki makine de 110 Km için sıkıcı olduğundan arkadaşlar risk alıp gazladılar. Beni geçtiler ve bir kaç mil sonra ikisini de aynı polisin durdurduğunu gördüm :(
Daha Büyük Görüntüle
Aslında bu blog için en önemli uyarı hız sınırından ziyade işte bu.
Siz siz olun pazar günü Las Vegas Los Angeles , cuma günü de Los Angeles Las Vegas yoluna çıkmayın!!!
Millet hafta sonu kumar oynamaya gittiğinden 400Km boyunca böyle bi trafikle cebelleşmek zorunda kalırsınız.
Yol normalde 3.5 - 4 saat sürüyor. Ama bu trafik de biraz zor :)
Ben LA den Hyundai Santa Fe kiralamıştım. Yaklaşık bir depo 40$ 'a doluyor ve yine yaklaşık 1 depo ile Vegas'a gidebildim.
Las Vegas'a ulaştığımızda saat 6'ya geliyordu. Karnımız acıkmıştı ve benim Zeynep'e Cheesecake Factory sözüm vardı.
Burası Caesars Palace'nin içinde bulunan The Forum diye bir alışveriş merkezi.
Hatta ben iPhone'umu burada bulunan Apple Store'dan aldım.
Yani aradığınız herşey var.
Hatta kapıda ücretsiz vale hizmeti bile var.
Las Vegas'ın beni en çok etkileyen özelliği ucuzluğu. Her otelin ücretsiz otoparkı var. Her Kumarhanede ücretsiz servis var. Eğer büyük oynuyorsanız hemen "Ne içersiniz" diye soruyorlar. Eğer ufak oynuyorsanız siz garsonun peşinden koşuyorsunuz ama sonuç yine ücretsiz içkiler :)
Şehirde herşey Kumar üzerine inşa edildiğinden. Her şey büyük ve gösterişli. Sizin gözünüzü boyayıp içeri girmenizi sağlamak tek amaç. İçeri girdiğinizde kesin para bırakacaksınız. Ama 10$ ama 1000$ o artık mekanın şansına kalmış :)
Yemekden sonra otele gittik.
Stratosphere Hotel.
Aktivitesi bol, şık, temiz, ucuz bi otel
Odaya yerleşip tekrar attık kendimizi caddelere.
Heryer ışıl ışıl , göz alıcı. Ağzımız açık nereye bakacağımızı şaşırdık. Sonra normal gelmeye başladı hatta yorum yapmaya bile başladık o vasat bu iyi gibi :)
Sokak ortasında öyle şovlar varki insanın dibi düşüyor.
İçerideki şovları siz tahmin edin :)
Bu da Ocean's eleven da gördüğümüz , çetenin konuşup ayrı yönlere dağıldığı sahnenin çekildiği otel Bellagio
Düzenli aralıklarla müzik eşliğinde su gösterisi yapılıyor. İzleme değer.
Las Vegas'da zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Zaten herşey buna göre düzenlenmiş.
Geceyi bi şekilde noktaladık. Sabah karnımızı doyurmak için seçtiğimiz mekanın adı iHop
Otelin hemen yanında . Servisi iyi yemekler lezzetli.
Kahvaltıdan sonra otelimizin kulesine çıkmaya karar verdik. Otel müşterilerine kuleye çıkış beleş.
Yukarısı lunapark gibi .
Ama binmek yürek istiyor.
Bu anten değil :)
insaları yukarı fırlatan bi düzenek.
Aslında bu en masumu sayılır birde şuna bakın.
Bu alet tamamen binanın dışında dönüyor.
birde bu var.
Size paraşütçülerinkine benzer bi kıyafety giydiriyorlar ve bi iple işaretlediğim noktaya yolluyorlar :)
Tabii bunların hiçbirine gözümüz yemediğinden biz manzaranın keyfini çıkarmaya karar verdik.
Manzara demişken size gece manzarasını da göstereyim.
Yukarıda fiyatları gayet uygun olan bi hideye dükkanı da var. Tabii ki Magnet Hunter bu fırsatı kaçırmadı :)
Bu otelin tek kötü yanı tam merkezden biraz uzak olması ama korkmayın dedim ya Las Vegas ucuz . Taksilerde buna dahil. Hele içki kullanmıyorsanız Heryerde bedava park yeri var arabanızla rahat rahat gidersiniz.
Gelelim Las Vegas'da benim için önemli olan tek yere.
Hayır kumarhane değil.
History Channel da kaçırmadan izlediğim rehinci dükkanı.
Bileniniz var mı?
Gündüz kapısında kuyruk olduğundan beklemek istemedik. Öğleden sonra 4-5 gibi kuyruk yoktu ama içeride de sahipleri kalmamıştı :(
Bol bol fotoğraf çekip çıktık.
Burası bizim tabirimizle eskici dükkanı ama Amerikalılar rehin diye de bi sistem geliştirmiş ister satıyorsun ister sonra tekrar almak için rehin bırakıyorsun. :)
Los Angeles'in sembol levhası olurda Las Vegas'ın olmaz mı?
E madem var biz oraya gitmezmiyiz. Tabiki gideriz :)
Yolun ortasına sırf turistler rahat etsin diye otopark yapmışlar.Helal olsun diyorum Las Vegas Belediyesine :)
Bu fotoğraf da ne mi?
Ne olacak tatil bitti dönüyoruz :)
hız sınırı max 70 mile. Yaklaşık 110 Km.
Hız sınırına uyduğunuz da ne sollamaya nede makas atmaya gerek kalmıyor. Şaka bi tarafa sakın makas falan atmaya kalkmayın. Otoyol polisi hemen ensenizde bitiverir.
En boş yani çöl yolunda bile polisin birilerini durdurduğuna şahit oldum. Biri BMW 6 serisi biri de Honda CBR600RR :)
Her iki makine de 110 Km için sıkıcı olduğundan arkadaşlar risk alıp gazladılar. Beni geçtiler ve bir kaç mil sonra ikisini de aynı polisin durdurduğunu gördüm :(
Daha Büyük Görüntüle
Aslında bu blog için en önemli uyarı hız sınırından ziyade işte bu.
Millet hafta sonu kumar oynamaya gittiğinden 400Km boyunca böyle bi trafikle cebelleşmek zorunda kalırsınız.
Yol normalde 3.5 - 4 saat sürüyor. Ama bu trafik de biraz zor :)
Ben LA den Hyundai Santa Fe kiralamıştım. Yaklaşık bir depo 40$ 'a doluyor ve yine yaklaşık 1 depo ile Vegas'a gidebildim.
Las Vegas'a ulaştığımızda saat 6'ya geliyordu. Karnımız acıkmıştı ve benim Zeynep'e Cheesecake Factory sözüm vardı.
 |
| Gökyüzü yapay sizi aldatmasın.Saat akşam 8 suları :) |
Hatta ben iPhone'umu burada bulunan Apple Store'dan aldım.
Yani aradığınız herşey var.
Hatta kapıda ücretsiz vale hizmeti bile var.
Las Vegas'ın beni en çok etkileyen özelliği ucuzluğu. Her otelin ücretsiz otoparkı var. Her Kumarhanede ücretsiz servis var. Eğer büyük oynuyorsanız hemen "Ne içersiniz" diye soruyorlar. Eğer ufak oynuyorsanız siz garsonun peşinden koşuyorsunuz ama sonuç yine ücretsiz içkiler :)
Şehirde herşey Kumar üzerine inşa edildiğinden. Her şey büyük ve gösterişli. Sizin gözünüzü boyayıp içeri girmenizi sağlamak tek amaç. İçeri girdiğinizde kesin para bırakacaksınız. Ama 10$ ama 1000$ o artık mekanın şansına kalmış :)
Yemekden sonra otele gittik.
Stratosphere Hotel.
Odaya yerleşip tekrar attık kendimizi caddelere.
İçerideki şovları siz tahmin edin :)
Düzenli aralıklarla müzik eşliğinde su gösterisi yapılıyor. İzleme değer.
Las Vegas'da zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Zaten herşey buna göre düzenlenmiş.
Geceyi bi şekilde noktaladık. Sabah karnımızı doyurmak için seçtiğimiz mekanın adı iHop
Otelin hemen yanında . Servisi iyi yemekler lezzetli.
Kahvaltıdan sonra otelimizin kulesine çıkmaya karar verdik. Otel müşterilerine kuleye çıkış beleş.
Yukarısı lunapark gibi .
Ama binmek yürek istiyor.
Aslında bu en masumu sayılır birde şuna bakın.
birde bu var.
 |
| Panaromik |
Bu otelin tek kötü yanı tam merkezden biraz uzak olması ama korkmayın dedim ya Las Vegas ucuz . Taksilerde buna dahil. Hele içki kullanmıyorsanız Heryerde bedava park yeri var arabanızla rahat rahat gidersiniz.
Gelelim Las Vegas'da benim için önemli olan tek yere.
Hayır kumarhane değil.
History Channel da kaçırmadan izlediğim rehinci dükkanı.
Gündüz kapısında kuyruk olduğundan beklemek istemedik. Öğleden sonra 4-5 gibi kuyruk yoktu ama içeride de sahipleri kalmamıştı :(
Bol bol fotoğraf çekip çıktık.
E madem var biz oraya gitmezmiyiz. Tabiki gideriz :)
Ne olacak tatil bitti dönüyoruz :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder